31 Ağustos 2012 Cuma

GELECEĞE DÖNÜŞ

Arjantinli fotoğrafçı Irina Werning’ in ‘ Geleceğe  Dönüş ‘ adını verdiği bu çalışma, çeşitli insanların eski fotoğraflarındaki pozların, şimdiki halleri ile çekilmesi sonucu ortaya çıkmış. 














KAYNAK

29 Ağustos 2012 Çarşamba

OĞLUMDAN İNCİLER

Anne sen en sevdiğim annemsin!
Anne çok güzelsin
Anne çok tatlısın


ben:Neden ananeni bu kadar çok seviyosun
oğlum:Çünkü o benim en iyi arkadaşım.Her istediğimi yapıyor.Bazen yaramazlık yapıyor.Rahat dur diyor kızıyorum.


oğlum:Seninle evlenmeyi bir daha düşünmek zorundayım.çünkü sen babamla evlisin.(Benimle evlenmeyi planlıyorda kendisi)

Ben:Sen kendine okuldan bir kız seçersin 

oğlum:Ama onlar çok küçük anne:)

oğlum:Aşkından ölüyorum anne:)


Ananesiyle bir dizi izlerken konu yabancı erkeklerin eve alınmamasına gelmiş.Annemde baban evde yokken yabancı kimse eve gelemez demiş.Oğlumda ben yokkende mi diye sormuş.O da evet demiş:
-Ama annemin canı sıkılır ozaman!

Dondurma istedi.Bizde eline para verdik git al dedik.Onu seyrediyoruz.
-Dondurma alabilir miyim bayım:))

Bayım dediğin için gülmediler mi diyorum
-Neden gülsünler ki erkeklere bayım denir:))




28 Ağustos 2012 Salı

ÜŞENGEÇ YATAĞI

Yatak toplama işkencesinden kurtaran teknoloji işte tam biz üşengeçlere göre:)) kaynak kaynak

2 DAKİKA 45 SANİYEDE 12 SENE

bebeklikten 12 yaşına kadar her hafta çekilen fotoğraflardan oluşan, time lapse tekniği ile çekilmiş ilginç video. kaynak kaynak

27 Ağustos 2012 Pazartesi

ERDEK OCAKLAR TATİLİ



Sekiz yıllık evliliğimizde ilk defa bayramda tatile gittik.Nasıl oldu bende anlamadım.Uzunca bir süre kararsızlıktan sonra Erdek Ocaklara karar verdik.Çok da doğru karar vermişiz.Fiyatlar da çok uygun.Nobel pansiyonda kaldık.Mutfağı banyosu odanın içinde.Bayram nedeniyle her yer doluydu.Biraz kalabalık.Ama kalabalık beni rahatsız etmedi.Çünkü herkes aileydi.Denizi temizdi.Pansiyondan yirmi adım sonra lunapark vardı.Tabi paranın çoğunu oraya yatırdık:)Her yere on dakika minibüsle.Zaten çok büyük bir yer değil.Narlıya da gittik.Ancak hemen döndük.Çünkü hiç beğenmedik.İşletme açısından çok zayıf.Kiralık şezlong ve şemsiye yok mesela.Bu seneki üçüncü tatilimizin de (ilki ve ikincisi)sonuna gelmiş olduk.Herkes bana sinir olsa da (bu kadar çok tatil yaptığım için)üç tatilimde süperdi.Başka bir eğlencemiz yok napalım anca böyle rahatlayıp yola devam edebiliyoruz.Sevgiler herkese.

500 İZLEYİCİM OLDU


Hepinize çok teşekkür ediyorum.Hep birlikte olmak dileğiyle sevgiler.

25 Ağustos 2012 Cumartesi

VASİYET


Sırlara dolanmış romantik bir macera."

Sarasota Herald-Tribune

"Parıltılı yaşamlar arasında seyreden bir serüven."

New York Daily News

"Adler'in okumaktan büyük keyif alacağınız bu son romanı, Akdeniz'in parmak ısırtan o istisnai güzelliğinin bir portresi gibi. Tek kelimeyle özgün ve sürükleyici."

Book Reviews

New York Times en çok satanlar yazarları arasında yer alan Elizabeth Adler sizi, yalanlarla örülmüş hayatların eşliğinde ve hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığı bir Akdeniz seyahatine davet ediyor. Aydınlatılması gereken faili meçhul bir cinayet, yapılacaklar listesinin en başında yer alıyor.

alıntı



Tatilde okuduğum yalın anlatımıyla sürükleyici bir roman.

19 Ağustos 2012 Pazar

BİR GENÇ KIZ



Bir genç kız on yedi yaşında.Annesi babası ayrılmış daha küçük yaşta omuzlamış hayatı.Annesi hem annelik hem babalık yapmış ona.Annesi sağda solda çalışmış oda annesini küçük düşürecek birşey yapmamış.Oturup konuşunca sanki otuz yaşında bir insanla konuşuyormuş gibi oluyorsunuz.Sonra annesi başka bir adamla evlendi.Başka bir şehre yerleştiler.Babadan hayır yok kızım var diye arayan yok.Türkiye'nin uzak bir köşesine gidiyorlarki adam evliliğini bozmasın.Yeni babasından da bir kardeşi oluyor.Çok yobaz bir yerdeler.Kız çocuğu okumaz okusada ne olcak gibi söylentiler annesinide etkiliyor.Kendi ayaklarının üzerinde dimdik duran kadın gidiyor evlensinde kurtulayım kıvamına geliyor.Kız okumak arzusuyla yanıp tutuşuyor.Çünkü orda kalırsa kaderi annesi gibi olacak.Belki oda hayırsızın biriyle evlenip hayatını mahvedecek.Dört yıldır namazımı kılıyorum dedi.Çünkü anladımki Allahtan başka kimsem yok.O bana yeni kapılar açıcak.

Bu genç kız benim arkadaşımın kızı.Bu genç kız hayata tutunmak meslek sahibi olmak istiyor.Sağa sola bana yardım eder misin okumak istiyorum diyor.Bu sene üniversite sınavına gircek.Dershaneye gidicek.Birilerinden yardım bekliyor.Üstelik harçlığını çıkarmak için çalışıyorda.

Yaşıtlarım çok şanslı diyor.Hiç zahmetsizce çalışıp kazabilirler.Ama onların içi o kadar boşki.

Eşimle beraber konuştuk o anda ikimizde aynı şeyi düşünmüşüz.İstanbul 'u kazanırsa neden bizim yanımızda kalmasın?Sorumluluk ağır ama sevabı büyük.Belki de onun şansı bizizdir kimbilir?
Ben herşeyin bir fırsat olduğuna inananlardanım.Onun fırsatı belki benim,benim yardım etmek için fırsatım O.

12 Ağustos 2012 Pazar

ESKİ ÇORAPTAN TOPUZ




 Pratik topuz yapma hemde çorapla.



                                                                   kaynak

MİMİM GELMİŞ


Sevdadan karakalem yazılar beni mimlemiş efendim.Teşekkür ediyorum ve hemen sorulara geçiyorum.

1-Çaresi bulunmayan bir hastalığa yakalandınız ve bunun sonucunda yaklaşık 1 yıllık ömrünüzün kaldığını öğrendiniz. Kalan 1 yılınızda ne yapardınız?
Önce çok üzülürdüm.Bir yılımıda dünyayı gezerek geçirirdim büyük ihtimalle.




2-Fobileriniz , takıntılarınız var mı ? Varsa neler ?
Takıntılı bir insan değilim.Ama çevremde çok takıntılı insan var.Takıntılı insanlara takıntılıyım.Fobim dar alanlar nefes alamıyorum öyle yerlerde.

3-Bir sabah kalktınız ve dünyada hiç bir insan olmadığını öğrendiniz, ne yapardınız?
Oğlumu merak ederdim onsuzda nasıl yaşardımki.


4-Dünyayı dolaşmak isteseniz hangi ülkeden başlardınız ? Neden ?
İtalya Yunanistan en çok bunları merak ediyorum.
5-En son yaşadığınız küçük düşürücü , unutamadığınız olay ?
Hatırlamıyorum şu anda.


6-Asla yanınızdan ayırmadığınız 3 şey ?
Parfüm,sigara,çakmak,göz kalemi.


7-Hayatınızın bir kitap/ film olmasını isteseydiniz hangi kitap/film olmasını isterdiniz ?
bridget jones'un günlüğü


8-İsviçreli bilim adamları görünmezlik hapını buldu ve siz bu hapı kullanan ilk kişisiniz. Hapı kullandıktan sonra yapacağınız ilk şey nedir?
Eski sevgililerimin hayatına bakardım.Sonra dostlarıma tavsiye edip en ucuza nerden alabilceklerini söyler bloğumda paylaşırdım.


MİMLEDİM SİZİ
nilayın dünyası


iki kumtanesi

11 Ağustos 2012 Cumartesi

SAKIN DÖKMEYİN


Bu konuda herkesi duyarlı olmaya davet ediyorum;

yemek fabrikaları, lokanta-restauran işletmecileri ve evhanımları gelecek nesillere tertemiz, pırıl pırıl bir dünya bırakmak ve Türkiye ekonomisine katkıda bulunmak elinizde.

‘Alo Atık Hattı’nın 444 28 45 nolu numarasını bir yere özenle kaydedin.

TEMA Vakfı, Ulusal Bitkisel Yağ ve Ambalaj Atıkları Toplama Ayrıştırma Geri kazanım Şirketi ile Ezici Biodizel, kurdukları 444 28 45 numaralı “Alo Atık Hattı”ndan arayan vatandaşların biriktireceği 5 litre ve üzeri bitkisel atık yağları, özel araçla adreslerden topluyor. Toplanan bu atık yağların biodizele dönüştürülerek hem çevrenin korunması hem de ekonomiye katkı yapılması hedefleniyor.

Skylife Dergisi’nin Şubat sayısında “Sakın Duyarsız Kalmayın!” başlığıyla yer alan duyuruda atık bitkisel yağlarla ilgili şu bilgilere yer verildi: “Lavabodan dökülen 1 litre bitkisel atık yağ, 1 milyon litre suyu kirletmektedir ve yeraltı su kaynaklarına sızarak doğal yaşamın dengesini bozmaktadır.
Bitkisel atık yağlar, atık su toplama sistemlerinde (kanalizasyon ve kollektör) daralma ve tıkanmalara neden olmakta, denizlerde denizanası oluşumunu artırarak çevre kirliliğini hızlandırmaktadır. Ülkemiz, yıllık 1.650.000 ton bitkisel yağ tüketimiyle Avrupa’nın üçüncü bitkisel yağ kullanan ülkesidir. Buna istinaden her yıl 350.000 ton bitkisel atık yağ doğaya bırakılmaktadır.”

Türkiye’de her sene tabiata bırakılan 350 bin ton bitkisel atık yağın toplanarak biodizele dönüştürülmesiyle yıllık 750 milyon Amerikan Doları petrol ithalatını önlemenin mümkün olduğuna dikkat çekilen duyurada şöyle devam edildi:

“Bu şekilde doğayı korumak elimizde... Bu konuyla ilgili, 444 28 45 numaralı “Alo Atak Hattı”ndan bize ulaşın, biriktirdiğiniz 5 litre ve üzeri bitkisel atık yağlarınızı, özel aracımızla adresinizden alalım. Bu atık yağları, biodizele dönüştürüp gelecek nesillere yaşanılır bir çevre bırakalım... Biz Türkiye’nin bitkisel atık yağları topluyoruz... Biodizel’e dönüştürüp ülke ekonomisine katkıda bulunuyoruz...

Temiz bir çevre, yaşanılır bir dünya için yaşam mucizesi suyumuzu kirletmeyelim bitkisel atık yağlarınızı lütfen lavabolara dökmeyiniz!..”

İstanbul Beşiktaş ilçesi sınırları içerisinde yer alan sekiz ilköğretim okulundan bin öğrenci Beşiktaş Belediyesi ve Ulusal Geri Kazanım Şirketi öncülüğünde atık bitkisel yağları toplamak için seferber oldu.

İSKİ’den alınan bilgiye göre ise yıl içinde İstanbul’da yaklaşık 50 bin atıksu kanal tıkanıklığı vak’ası meydana geldi. Yetkililer taşma olaylarının yarısından fazlasının kanalizasyon sistemine boşaltılan atık yağlardan kaynaklandığını belirtiyorlar.
Yenilenebilir enerji kaynakları arasında en önemli dizel motor yakıtı alternatifi olan biodizel ile Türkiye önemli bir enerji açığını kapatabilir. Tabiat dostu biodizel tabiatta hızla ve kolayca parçalanabiliyor. Su da ise hızla çözülme özelliğine sahiptir.

Ezici A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Ezici, çevrenin en önemli zenginlik ve çocuklarımıza bırakacağımız en değerli miras olduğuna dikkat çekerek şu görüşleri dile getiriyor: “Bizler suya, toprağa, insan başta olmak üzere bütün canlılara saygıyı kültür haline getirmiş bir uygarlığın sahibiyiz. Buna karşılık son yıllarda sanayileşmeyle birlikte havamız, suyumuz, toprağımız kısaca çevremiz tahrip olmakta, geleceğimiz yok olmaktadır. Günlük hayatı kolaylaştırmak için kullanılan ürünlerin üretimi ve tüketimi esnasında oluşan atıklar (endüstriyel atıklar, bitkisel yağlar, plâstik, kâğıt, pil, motor yağları vb.) bilinçsiz şekilde tabiata bırakılmaktadır.
Yaşadığımız sokaktan başlayarak, şehirlerimizi, Türkiye’mizi ve dünyamızı gelecek nesillere daha yaşanılır nitelikte bırakmak hepimizin ortak görevi ve sorumluluğudur. Biz bu göreve hazırız.”

ATIK YAĞ TOPLAMA KAPLARI
Ezici Yağ Sanayi Biodizel ve Enerji Üretimi internet sitesinde yer alan bilgilere göre bitkisel atık yağ toplama ve biriktirme amaçlı kullanılan toplama kapları, 19.04.2005 tarih ve 25791 sayılı “Bitkisel Atık Yağların Yönetmeliği” gereği istenen şartlara uygun olması gerekiyor. Özellikle yemek fabrikası gibi bitkisel yağ kullanan atık yağ üreticilerinin faaliyetleri sonucu oluşan atık yağların biriktirilmesi için sızdırmaz, iç ve dış yüzeyleri korozyona dayanıklı bidon, konteyner ve tank gibi toplama kaplarının kullanılması gerekiyor.

Ezici Yağ Sanayi Biodizel ve Enerji Üretimi Paz. Laboratuvar Hizmetleri A.Ş., bitkisel atık yağ üreticilerine, atık bitkisel yağların biriktirilmesi için, ilgili yasal düzenlemelere ve hijyen standartlarına uygun bitkisel atık yağ toplama kaplarını temin ediyor.

BİODİZEL YAKIT NEDİR?
* Dünya’da verimi ve performansı onaylanmış bir dizel yakıt alternatifidir.
* Üretiminde hammadde olarak ham veya kullanılmış bitkisel yağlar, hayvansal yağlar ve bunların türevleri kullanılmaktadır.
* AB standartları gereği 2005 yılından itibaren dizele harmanlanması çevre ve insan sağlığı bakımından mecburi tutulmuştur.
* Tamamen çevre dostu bir yakıttır. Zararlı emisyonu yok denebilecek miktardadır.
* Bütün dünya ülkelerinde enerjide dışa bağımlılığı azaltmak amacıyla ulusal bir yakıt olarak kullanılan biodizel, ülkemizde de önemli bir enerji açığını kapayacak, bir çok kişiye istihdam sağlayacak, çiftçiyi destekleyecektir.
* Dizel motorlarda herhangi bir değişime gerek kalmadan direkt olarak veya dizele harmanlanarak kullanılabilir.
* Verdiği ısı enerji bakımından dizele eşdeğerdir. Harmanlandığı dizelin setan sayısını yükselterek yakıt ekonomisi sağlar.
* Motoru güç azaltıcı tortulardan temizler ve yağlayıcı etkisinden dolayı motorun daha sessiz çalışmasını sağlar.
 

10 Ağustos 2012 Cuma

PARANIN HAYRINI GÖRMEYESİN

Burda bahsetmiştim ev sahibimiz evi satmaya kalkıp son anda vazgeçmişti.Bugün başkasının evi aldığını öğrendik.Hemde alan kişiden.Kendisine şu an ulaşamıyoruz.Çünkü açmıyor telefonlarımızı.Yüzü yok.İki defa insanın duygularıyla oynanır mı?Ah almak en korktuğum şeydir.Birisinin kalbini istemeden bile kırdığımda uyuyamam.İnsanlar nasıl beddua alıyorlarki?Kendi malı tabiki kime isterse satar.Bizim böyle bir düşüncemiz yokken aklımıza sokup oyun oynayan ev sahibimize hakkımızı helal etmiyoruz.Bunu öğrendiğimde iftar için ezan okunuyordu.Dediğim tek şey parasının hayrını görmesin.Kendi malı kendine haram oldu.
Tek öğrendiğim samimi ,dürüst olcaksın asla kimsenin ahını almıcaksın.

Üzülme der Mevlana ..! İstediğin bir şey olmuyorsa ya daha iyisi olacağı için ya da gerçekten de olmaması gerektiği için olmuyordur.


Mazlûmun bedduâsından sakının! Zirâ mazlûm ile Allah arasında (duânın kabulüne) hiçbir perde yoktur.

8 Ağustos 2012 Çarşamba

O SENİN ELİNDE



Bir bilge, ne sorsan cevap verirmiş...
Onu çekemeyen biri demiş:
- Ona öyle bir soru soracağım ki kesinlikle bilemeyecek...
Ne soracağını soranlara açıklamış:
- "Elimde bir kelebek var, ölü mü diri mi" diye soracağım...

Eğer diri derse, elimi sıkıp öldüreceğim, ölü derse de, elimi açıp bırakacağım uçup gidecek...
Sonra bilgenin yanına gitmiş ve sormuş:
- Elimdeki kelebek ölü mü diri mi?...
Bilge söylemiş;
- O SENİN ELİNDE !
..





7 Ağustos 2012 Salı

ÇOCUKTAN ÖNCE ÇOCUKTAN SONRA


Evlilikleri kurtarmak için çocuk yapar kadınlar.Yada çevre tarafından öyle öğütlenir.Kadında buna uyar.Bak sen bir çocuk yap nasıl herşey değişiyor denilir.Gerçekten değişir.Çocuktan önce sıradan şeyleri bile (örneğin bir yere gidip bir bardak çay içmek)kolaylıkla yaparken,çocuktan sonra bu bir mucize haline gelir.Zor bir çocuğunuz yada bizim gibi hastalıklı bir çocuğunuz varsa bunun üstüne de yardım etcek kimseniz yoksa ilişkiler gitgide zorlaşabiliyor.Mesela oğlum doğduktan sonra çok yakın bir yere gidip bir bardak çay içmek bile bir lüks oldu eşimle.Bunu yapmak için çektiğim eziyet bütün gün çocuğu uyutmamak.O sırada çekilen huysuzlukları tabi saymıyorum.Akşama doğru arabasına koyup yaklaşık yarım saatlik bir yolu yürümek.O sırada uyumasını sağlayıpki uyumadığı zamanlarda burnumuzdan geldiği zamanlarda çok oldu,bir bardak karşılıklı çay içmek.Bu çok mu önemliydi ki?Rahatlamak açısından psikolojik olarak nefes almak açısından önemliydi.O sıralarda ya ben istemesini bilmiyordum yada çevremde ailemden bahsediyordum önemsenmiyordum.Bir saat bakmakta ne var ki bir çocuğa kırk yılda bir oluyorsa bu?Çocuk olunca dengeler değişiyor.İlk günler o ağlıyordu, ben ağlıyordum ben ne yaptım Allahım diye.Tabiki Allah olmayanlara nasip etsin tek duam budur.Evlat acısı vermesin hiç bir anneye.Evliliklerde karı koca ilişkilerinde artı getirmiyor benim fikrim.Bazen eşine sarılmayı unutuyorsun o sıkıntıdan aklına bile gelmiyor.Yolda yürürken bir bakıyorsun artık elele tutuşmuyorsun.Çünkü ikinizinde uğraşması gereken bir canavar var.
Herşey bana bağlı.Yani aslında kadına anneye.Anne mutluysa herkes mutlu.Ben mutlu olursam eşim mutlu oğlum mutlu.Allahtan eşimde bunu savunan bir erkek.Bu dönemde sadece o yardım etti bana.Sadece emzirmedi o kadar.Tabi memur olmasının zamanının daha çok olmasının katkısı büyük.Yapmayan gene yapmıyor anacım.Sürekli nefes almama izin verdi.Hatta öyleki Tarkan konserine bile gitmişliğim var.
Erkek bu sırrı çözerse bence daha kolaylaşıyor.Yada ananeler babaanneler el atarsa kadın depresyona girmiyor.Çok  zor yedi yirmidört uğraşmak.Arada nefes alırsak evlatlarımızlada daha kaliteli vakit geçiririz eşimizede zaman ayırırız.

1 Ağustos 2012 Çarşamba

EVİMİN DİREĞİ İYİKİ DOĞMUŞ

Her yıl eşimin doğumgününde kayınvalidemlerle birlikte olurduk.Bu eşimin kendi tercihi.Bu yüzden ben pek bir şey yapmazdım.Bu senede gidiceğini söyledi sonra vazgeçti.Vazgeçince iş başa düştü.Çocuğu anneme bırakıp güzel bir iftar ayarladım.Sonrasında arkadaşlarla buluşup baya bir eğlendik.Sahuruda yapıp evimize döndük.Ertesi gün pasta ve hediyelerini alıp annemlerle birlikte kutladık.Aslında ben eşimin doğumgününde kayınvalideme çiçek göndermeyi düşünmüştüm.Ne kadar zarifim:))Ama bir keresinde beraberken dedim; böyle evlat için senin elin öpülmeli dedim, sen de kıymetini bil diyerek incelik bırakmadı.Olsun güzel bir şekilde kutlamış olduk.Ara sıra burdan istediğim lafları söylesemde;


Biricik varlığımın babası,evimin direği,gözümün bebeği anan iyiki doğurmuş seni.İyiki varsın iyiki beraberiz.